“Kamu Üniversite Sanayi İşbirliği” bölgesel toplantısı…

“Kamu Üniversite Sanayi İşbirliği” bölgesel toplantısı…

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Tekirdağ’daki bir otelde düzenlenen “Kamu Üniversite Sanayi İşbirliği” bölgesel toplantısında, Türkiye ihracatının yüzde 95’inin sanayi ürünlerinden oluştuğunu, 100. yıl hedefleri doğrultusunda çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık:

“Bu süreçte yaşananları, Türkiye’nin son prangalarının kırılması olarak görüyoruz. Türkiye önemli vesayetleri geride bıraktı. İnşallah bu vesayet de geride kalacak. Türkiye’de jüristokrasiye asla müsaade etmeyeceğiz”

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, “Bu süreçte yaşananları, Türkiye’nin son prangalarının kırılması olarak görüyoruz. Türkiye önemli vesayetleri geride bıraktı. İnşallah bu vesayet de geride kalacak. Türkiye’de jüristokrasiye asla müsaade etmeyeceğiz” dedi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Tekirdağ’daki bir otelde düzenlenen “Kamu Üniversite Sanayi İşbirliği” bölgesel toplantısında, Türkiye ihracatının yüzde 95’inin sanayi ürünlerinden oluştuğunu, 100. yıl hedefleri doğrultusunda çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Türkiye’nin istikrarı yakaladığı dönemlerde ciddi büyüme hamlesi gerçekleştirdiğini belirten Işık, şöyle konuştu:

“Türkiye 2002 yılına kadar düşük seviyeli üretimin yapıldığı bir ülkeydi ama AK Parti’nin iktidara gelmesiyle bu anlayış değişti. Türkiye’de siyasi istikrarın olduğu dönemlerde zaten çok güçlü atılımların yapıldığını biliyoruz. 1950-60 arası siyasi istikrarın yakaladığı dönemdir. Türkiye’nin hamle dönemidir ama maalesef 1950’lerin sonunda, ‘Ya bu ülke fazla güçlenmesin, güçlenmeye gelmez bu Türkler. Bu adamlar biraz daha güçlenirse bizi alt eder’ mantığıyla sivil iktidarın alanı daraltıldı. Daha sonra 70’li yılların başında tekrar aynı olaylarla karşılaştık.”

Işık, bugün yaşanılanları daha iyi anlayabilmek için geçmişte yaşananların iyi analiz edilmesi gerektiğini belirterek, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın yaptığı çalışmalara değindi.

Özal’ın, “Türk cumhuriyetleriyle ilişkilerimizi güçlendirelim. Onların doğal kaynakları ile bizim insan kaynaklarımızı birleştirelim. Kısa zamanda Türkiye’yi bölgede ayağa kaldıralım” düşüncesi ve niyeti olduğunu ve bu konuda ciddi gayretler gösterdiğini dile getiren Işık, şöyle devam etti:

“Bu gayretler sonuç verseydi, biz bugün Türkmen gazını kullanıyor olsaydık eğer Mavi Akım’dan kullandığımız doğal gazın fiyatı ile aynı mı olurdu? Nasıl bebek davası, köpek davası falan diyip hükümete yönelik bir operasyon yapıldıysa, nasıl dünya 70’leri Ar-Ge ile bilim ve teknolojiyle geçirirken biz birbirimizle uğraşarak geçirdiysek, 90’ların başında da Türkiye’nin bu fırsatını değerlendirmemesi için terör birdenbire tırmandırıldı ve Türkiye kendi içine kapanarak o dönemde bölgedeki büyük gelişimi ve değişimi maalesef ıskaladı.”

“Dümeni kırılmış bir gemi değil” 

Işık, AK Parti iktidarı döneminde bugün gelinen noktada Türkiye’nin artık “dümeni kırılmış bir gemi” değil, aksine hedeflerini belirlemiş, o hedefler etrafında ne yapması gerektiğini bilen ve bu noktada büyük mücadele veren bir ülke haline geldiğini vurguladı.

Türkiye’nin 2023 yılı hedeflerine ulaşacağını ve Gayri Safi Milli Hasılası’nın yüzde 3’ünü Ar-Ge çalışmalarına ayıran bir ülke olacağını aktaran ve bugün Tekirdağ’da yapılan toplantının medyada yer almayacağını ifade eden Işık, şunları anlattı:

“Ümit ederim bugünkü toplantı, akşam Türkiye medyasında, günlük tartışmalardan daha önde yer tutar ama biliyorum ki tutmayacak. Çünkü burada vukuat yok, burada bir kavga yok, burada bir hedef ve ideal birliği var. Haber değeri taşımıyor. İşte neden Türkiye bugün hala bu noktalarda duruyor derseniz, cevabı bu. Ne zamanki Türkiye’de bu toplantı, birinci haber olarak girer ekranlara. İşte o zaman Türkiye’den korkmayın, işte o zaman Türkiye ileri teknolojiyi çok çok iyi kullanan bir ülke haline gelir.”

 “Son prangaların kırılması”

Işık, son günlerde yaşanan gelişmelere de değindi. Yaşananları, “prangaların kırılması”na benzeten Işık, şunları kaydetti:

“Bu süreçte yaşananları Türkiye’nin son prangalarının kırılması olarak görüyoruz. Türkiye önemli vesayetleri geride bıraktı. İnşallah bu vesayet de geride kalacak. Türkiye’de jüristokrasiye asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye ileri teknolojiyi yakalamışken ileri demokrasiyi de yakalayacak. Bizim inancımız demokrasi ne kadar güçlenirse ekonomi de o kadar güçlenir. Demokrasideki eksikliğimiz, aksaklığımız bizim karşımıza ekonomide fatura olarak çıkar. İnşallah bu son olayların Türkiye’nin daha fazla demokratikleşmesi, daha ileri bir demokrasiye ulaşması için bir fırsat olarak göreceğiz. Bundan sonraki süreçte göreceksiniz Türkiye’de demokrasinin güçlenmesine yönelik adımlar atılacak.”

Işık, Türkiye’deki cari açığın kapatılması için yerli üretime ağırlık verileceğini, bu kapsamda KOBİ’lerin daha da güçlü bir yapıya kavuşturulmasını sağlayacaklarını vurguladı.

Bakanlık olarak Ergene Havzası’nın temizlenmesine yönelik proje çalışmaları kapsamında 5 endüstriyel atık arıtma tesisinin yapımını da üstlendiklerini dile getiren Işık, endüstriyel atıkların arıtıldıktan sonra denizin 48 metre derinliğinde deşarj edileceğini ifade etti.

Işık, toplantı sonunda, çeşitli Ar-Ge çalışmalarında başarılı olan bilim insanlarına plaket verdi.

Toplantıya Tekirdağ Valisi Ali Yerlikaya, Edirne Valisi Hasan Duruer ve Kırklareli Valisi Mustafa Yaman ile AK Parti Tekirdağ Milletvekilleri Özlem Yemişçi ile Ziyaeddin Akbulut da katıldı.