BAKAN IŞIK, AA EDİTÖR MASASI’NA KONUK OLDU

Mart 5, 2014  

 

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı IşıkBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı IşıkBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı IşıkBilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık

 

“Türkiye’de hiçbir iç yapının, bu kadar geniş bir dinleme mekanizmasını dışarıdan önemli bir destek almadan gerçekleştirebileceğini düşünmüyorum”

Anadolu Ajansı  Editör Masası’na konuk olan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Işık, gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Anadolu Ajansının teknolojiyi en iyi kullanan kurum olmasını gurur verici olarak nitelendiren Işık, haber almanın insanların en doğal haklarından biri olduğunu söyledi. Haberin en hızlı şekilde insanlara ulaştırılmasının çok önemli bir görev olduğuna işaret eden Işık, “Anadolu Ajansının son yıllarda yapısının çok güçlenmiş ve bu hizmeti çok etkin bir şekilde veriyor olması, ülkenin milli kuruluşu olarak, milli menfaatler noktasında bu görevi çok daha özenle yapması son derece takdire değer” diye konuştu.

Yasa dışı telefon dinleme tartışmalarına ilişkin bir soru üzerine Işık, bütün dünyada dinleme faaliyetlerinin bulunduğunu, bunun bir boyutunun mahkeme kararıyla yapılan yasal dinlemeler olduğunu belirtti.

Konunun problem olarak görülen diğer boyutunun yasa dışı dinlemeler olduğunu ifade eden Işık, “Yasa dışı dinleme olayı, sadece Türkiye’ye mahsus bir şey değil ama Türkiye kadar hoyratça yapılan ülke ya yoktur ya da çok azdır, kurumlar içerisinde bu kadar sızmaların olduğu bir ülke zannediyorum yoktur” dedi.

AK Parti iktidarları döneminde yasa dışı dinlemelerin önlenmesine yönelik iki adım attıklarını dile getiren Işık, bunlardan birinin 2005-2006 yıllarında yasa dışı dinlemenin cezalarının artırılması, diğerinin ise yakın zamanda TBMM’den geçen düzenleme ile yasa dışı dinlemelere ilişkin cezaların ağırlaştırılması olduğunu kaydetti.

Kriptolu telefonların dinlenmesi

Kriptolu telefonların dinlenmesine ilişkin bir soru üzerine Işık, kriptolu telefonların, uluslararası güç odaklarının Türkiye’nin gizli bilgilerini dinlememesi için geliştirilmiş bir mekanizma olduğunu söyledi. İçeriden yardım almadan sisteme dışarıdan sızmanın kolay olmadığına işaret eden Işık, “Fakat hırsız evdeyse ne yapacaksınız? Şu anda bizim en fazla yoğunlaştığımız alan, kriptolu telefonların üretimi ve yazılımı noktasında ciddi bir şüphe var” diye konuştu.

Kriptolu telefonlarının dinlendiğinin “kesin” olduğunu, kendilerinin de kimin bu dinlemeyi yaptığını ortaya çıkarmak istediklerini kaydeden Işık, kriptolu telefonların incelenmesi ile ilgili ilk talimatını, görevden alınan eski BİLGEM Başkanı Hasan Palaz’ın yerine atanan görevliye şubat ayı başında verdiğini dile getirdi.

“Bu, Sayın Başbakanın telefonunun dinlenme olayının deşifre olmasından daha önceydi” diyen Işık, sistemin dışarıya karşı veri sızdırmaya neden olup olmadığı ve sistemin güvenlik mekanizmalarının kontrol edilmesi talimatını verdiğini ifade etti.

İlk incelemede sistemin güvenlik mekanizmalarının birebir teste tabi tutulmadan devreye alındığını tespit ettiklerini bildiren Işık, donanımın ve yazılımın incelenmesi konusunda da talimat verdiğini belirtti.

Donanım ile dinleme yapıldıysa bunun tespitinin zor olmadığını anlatan Işık, “En zor iş yazılım işi. A telefonundan B telefonuna sinyal gönderildiğinde A telefonundan C telefonuna da sinyal gidiyorsa, bunu yazılımla yapmak da mümkün, o üzerine en fazla yoğunlaşmamız gereken alan olabilir diye talimat verdim. Arkadaşlar bu işten anlayan bir ekip oluşturma sürecine girdiler. Şu anda güvenlik testlerini ele alma noktasındalar. Bir sonraki aşamamız donanım ve yazılım değerlendirmesi olacak. Bunun sonucunda ne olup bittiğini görme imkanımız olacak” dedi.

“Üniversite sınavında, ilk 5 bine giren öğrencilere, matematik, fizik, kimya ve biyoloji bölümlerini tercih ederlerse aylık 2 bin lira burs vereceğiz. Yani bir memur maaşı burs vereceğiz”

“Öğrencilerin, üniversitelerde temel bilimleri çok tercih etmediği, bu konuda bir sıkıntı olduğu görülüyor. Bu bölümleri özendirmeye yönelik bir çalışmanız var mı?” şeklindeki soru üzerine Işık, Türkiye’nin, bilim ve teknolojide bir sıçrama yapmak zorunda olduğunu söyledi. Işık, şöyle devam etti: “Özellikle üretimde teknoloji düzeyini yükseltmek durumundayız Bilim ve teknoloji düzeyini yükseltmek için olmazsa olmazımız insan kaynağımız. Artık kimse kimseye teknoloji vermiyor. Teknolojiyi, sizin bir yerden hızlı bir şekilde transfer edip geliştirmeniz ya da kendinizin üretmesi gerekiyor. Ancak her iki halde de en önemli unsur insan kaynağı.”

Teknolojinin geliştirilmesinde de uygulamalı bilimlerin yanı sıra temel bilimlerin de “olmazsa olmaz” niteliğinde bulunduğuna dikkati çeken Işık, son yıllarda öğrencilerin önemli kısmının temel bilimleri tercih etmediğini söyledi. Işık “İlk bine, 5 bine, 10 bine giren öğrencilerimizin hemen hemen hiçbiri temel bilimleri tercih etmiyor. Bu da belki bugün için değil ama yarın için Türkiye’nin en önemli handikaplarından biri olacak” ifadelerini kullandı.

“Amiri yerine ağabeyinden talimat aldığını tespit ettiğimiz insanları kesinlikle TÜBİTAK’ta tutmuyoruz, bundan sonra da tutmayacağız”

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yasadışı telefon dinlemelerine ilişkin, “Devletin tüm üst düzey yetkililerinin dinlenmiş olma ihtimali oldukça yüksek. Selam örgütü bahanesiyle Anadolu Ajansının muhabirini, sanatçıyı, yazarı, edebiyatçıyı dinleyen bir yapı herhalde devletin üst birimindeki tüm insanları dinlemiştir. Bu hiç bir zaman gözardı edilmemesi gereken bir ihtimal, tüm sistemi gözden geçirmek durumundayız” dedi.

“Kriptolu telefonlara yeni yazılım gündemimizde yok”

Kriptolu telefonlara sıfırdan yeni yazılım ve donanım oluşturmanın gündemlerinde olmadığını kaydeden Bakan Işık, “Bütün kriptolu telefonla ilgili her şeyi çöpe atacağız, sıfırdan yepyeni bir şey üreteceğiz noktasında değiliz. Ama mutlaka şu andaki sistemin güvenliğini test edip, bunların güvenliğinden emin olursak, gereken ilave güvenlik mekanizmalarını da uygular yolumuza devam ederiz. İnceleme ve araştırma sonucunda bir sızma tespit edilirse yeni yazılım ve donamı oluşturma konusu gündeme gelebilir. Kaynak israfına da dikkat etmek durumundayız” dedi.

Son dönemde hep telefon dinlemeleri konusuyla gündeme gelen TÜBİTAK’ta çok değerli bilim adamlarının, çok değerli çalışanların bulunduğunu vurgulayan Bakan Işık, şöyle devam etti: “TÜBİTAK çalışanlarının çok büyük kısmının bu olaylarla ilgisi yok. TÜBİTAK Türkiye’nin en güzide kurumlarından bir tanesi. Çalışan insanlar da görevlerini en iyi şekilde yapmaya gayret ediyor. Bu insanların işyerinde büyük bir rahatlıkla, özgüvenle çalışmalarını istiyoruz. Bizim derdimiz; devletin kendisine sunduğu imkanları, devletin menfaatini ve devletini güvenliğini tehlikeye atacak biçimde ülke içinde ve dışında illegal yapılarla paylaşanlarla. Bunları TÜBİTAK’tan temizleyene kadar kararlılığımız sürecek. Bu olaylara karışmayanların hiç bir şekilde tereddüt içinde olmaması bizim için çok önemli.

TÜBİTAK’ta şu anda idari işlemler devam ediyor. Bu olaylarla ilişkisi olduğunu, amiri yerine ağabeyinden talimat aldığını tespit ettiğimiz insanları kesinlikle TÜBİTAK’ta tutmuyoruz, bundan sonra da tutmayacağız. Bu konuda tavrımız net. Bu devletin geleceği, güveniliği meselesi. Burası Türkiye’nin çok önemli projelerine imza atmış, çok önemli projelerini yürüten kuruluşlarından birisi. Buradaki sızmalara müsaade edemeyiz. Cadı avı başlatmayacağız, ama bu yapılanmaya da TÜBİTAK’ta asla ve asla müsaade etmeyeceğiz. Biz bu sürecin bir an önce tamamlanmasını ve TÜBİTAK’ın yine projeleriyle, hizmetleriyle, ülkemizin teknolojisine sunduğu imkanlarla gündeme gelmesini istiyoruz.”