Anayasa Değişikliği 25. Maddesi Hakkında Konuşma
Eylül 2, 2010
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’nin geçici 15’inci maddeyi yürürlükten kaldıran çerçeve 25’inci maddesinde şahsım adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepimizin çok iyi bildiği üzere yürürlükten kaldırılmasını görüştüğümüz geçici 15’inci madde, 12 Eylül darbesini yapanları, darbe döneminde görev yapan Hükûmet üyelerini ve bugün hepimizin ortak kanaati ve söylemi olan darbe anayasasını yapan Danışma Meclisi üyelerini koruma zırhına büründüren, onların her türlü karar, uygulama ve tasarruflarını yargı denetimi dışında tutan maddedir.
Kısaca, darbe yapanları ve darbe dönemi uygulamalarını kendi oluşturdukları hukuk düzeninden dahi kaçıran bir maddedir. Dünyanın gelişmiş hiçbir demokratik hukuk devletinde böyle bir sorumsuzluk yoktur.
Bu madde, darbecilerin kendilerini korumak için koydukları, adı “geçici” olan ancak otuz yıldır değiştirilemeyen bir hukuk ayıbıdır. Şimdi, bu düzenlemeyle hem ülkemizi ve milletimizi hem de Anayasa’mızı bu demokrasi ve hukuk ayıbından kurtarmış olacağız.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
Gerçekleştirmekte olduğumuz bu düzenlemeyle yani geçici 15’inci maddenin kaldırılmasıyla, otuz yıl geçmiş olsa dahi, darbecilerin eninde sonunda adalete hesap vereceğini herkes görmüş olacak. “Dokunulamaz, sorgulamaz, yargılanamaz.” denilen insanların nasıl hâkim karşısında ter döktüklerini herkese göstermiş olacağız. Yapanın yanına kâr kalmadığını, millet iradesini yok sayanların sanık konumuna düşmelerini sağlayacağız.
Gerçekleştirmekte olduğumuz bu değişiklik sadece darbecilerin yargılanması ve hesap vermesinin önünü açmayacak, aynı zamanda, bundan sonra hiç kimsenin darbe yapmayı aklına dahi getiremeyeceği bir sürecin başlangıcı olacak. Bundan sonra hiç kimse, ülkeyi darbe ortamına götürecek, kirli, karanlık ve kanlı kaos senaryoları yazıp uygulamaya koymayı, amacına ulaşmak için ise, sağ-sol, Alevi-Sünni, dindar-laik, Türk-Kürt çatışması çıkarmayı aklından dahi geçiremeyecek.
Artık hiç kimse, milletin iradesini yok sayıp birtakım gizli mahfillerle ve karanlık odaklarla iş birliği yaparak millete ihanet planları yapmayı aklından dahi geçiremeyecek.
Bundan sonra hiç kimse, milleti kafese koyup eldivenli elleriyle milletin kafasına balyozla vurmayı aklına bile getiremeyecek.
Sadece Sarıkız değil, güzel ülkemizin bütün insanları, özgür, müreffeh ve tam demokratik bir hukuk devletinde, ay ışığında yakamozu seyrederken aşk şarkıları ve sevda türküleri söyleyecek.
Bundan sonra, hiçbir beceriksiz, çapsız, vizyonsuz siyasetçi ve medya mensubu “Darbe olur da bana da gün doğar.” darbecileri öven, onlara çanak tutan, onları cesaretlendiren bir söylem ve eylem biçimini aklından bile geçiremeyecek.
Artık hiç kimse kahraman ordumuzun içine sızıp illegal yapılanmalarla, cuntalarla, kirli senaryolarla ordumuzu yıpratmayı aklının ucundan dahi geçiremeyecek.
Artık, Türkiye, dünyada darbeler ve muhtıralarla anılan bir ülke olmaktan sadece fiilen değil, hukuken de kurtulmuş, cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün hedeflediği tam demokratik bir hukuk devleti olma hedefine bir adım daha yaklaşmış olacak.
Artık, hiç kimse Türkiye’nin siyasi istikrarını hedef alıp hükûmetleri düşürme planları yapmayı, bakanları, başbakanları asmayı aklının ucundan dahi geçiremeyecek. Ülkemiz birlik, beraberlik, kardeşlik, huzur, barış ve refah hedefine daha emin adımlarla yürüyecek. Gittikçe gelişmekte olan güven ve istikrar ortamı üretimi, yatırımı ve istihdamı daha da artıracak.
Bu maddenin kalkması belki idamları, sürgünleri, yaşanan acıları, çileleri, işkenceleri, dağılan aileleri, zedelenen onurları, mahrum kalınan özlük haklarını getiremeyecek, fakat bundan sonra bu acıları bir daha millete yaşatmaya kimse cesaret dahi edemeyecek.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri;
bu yüce Meclisin çatısı altında görev yapan milletvekilleri olarak iktidarıyla muhalefetiyle hepimiz tarihî bir sorumluluk taşıyoruz. Gelin, bu maddenin oylamasına hep birlikte katılalım. Geçici 15’inci maddenin kaldırılmasına hep birlikte “Evet” oyu verelim.
Türkiye’de artık darbe döneminin hukuken de kapandığını dünyaya hep birlikte resmen ilan etmenin gururunu ve onurunu yaşayalım.
Bu tarihi kararın alınmasına katkı vermiş olmanın, oy vermiş olmanın heyecanı ve kıvancıyla, maddenin ve Anayasa paketinin tümünün şimdiden ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını temenni eder yüce Meclisi saygıyla selamlarım.