SAVUNMADA MİLLİ ADIMLAR ARTIYOR
Nisan 8, 2014
ASELSAN Akyurt tesislerinde kurulan mikro ve nano boyutlardaki ileri teknolojiler kullanılarak üretim yapılabilen özel tesis törenle açıldı.
“Milli ve kritik” teknolojilerin yer aldığı ASELSAN Kızılötesi Dedektör Üretim Tesislerinin açılış törenine, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık ve Millî Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ile Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ve ilgili üniversitelerin personeli katıldı.
Savunma sanayinde 2006 yılından bugüne kadar 57 projeye 790 milyon lira destek verdiklerini belirten Işık, şu anda halen 21 projenin olduğunu ve bu projelerin 490 milyon lira ödeneği bulunduğunu bildirdi.
Işık, yüksek teknolojiye dayalı bir üretim tesisinin açılışını yaptıkları için çok mutlu ve gururlu olduklarını söyledi.
Bir Ar-Ge projesinin seri üretime bu kadar güzel bir şekilde aktarılmış olmasından dolayı da çok mutlu olduklarını dile getiren Işık, “Bir başka gurur verici nokta da şu; bu üretim tesisi üniversite, kamu ve sanayinin işbirliğinin en güzel örneklerinden biri” dedi. Bakan Işık, Türkiye’nin arzu ettiği işbirliğinin burada oluştuğunu belirterek, tesis için emeği geçen herkese teşekkür etti.
Bu tesisin Türkiye’nin savunma sanayi tarihine altın harflerle yazılacak bir başarı olduğunu vurgulayan Işık, savunma sanayindeki bu atılımların, Türkiye’nin özel sektörüne de üniversitelerine de inanılmaz bir dinamizm kattığını ifade etti.
“Savunmanız milli olacaksa, mutlaka teknolojinizin de milli olması lazım” –
Milli savunmanın, milli teknolojinin ve milli sanayinin birbirinden ayrılamayacağını belirten Işık, şunları kaydetti: “Eğer ki savunmanız milli olacaksa, mutlaka teknolojinizin de milli olması lazım ve bunun sonucunda da üretiminizin, sanayinizin milli olması artık kaçınılmaz. Bu noktada, son yıllarda oluşan büyük sinerjiyi devam ettirmek zorundayız. Bunun için hükümet olarak irademiz ortada. Net olarak savunma sanayimize çok ciddi destekler veriyoruz.”
“57 projeye 790 milyon lira destek verildi” –
Savunma sanayinde 2006 yılından bugüne kadar 57 projeye 790 milyon lira destek verdiklerini açıklayan Işık, şu anda halen 21 projenin olduğunu ve bu projelerin 490 milyon lira ödeneği bulunduğunu bildirdi.
Bakan Fikri Işık, son yıllardaki gelişmelerin çok iyi olduğunu ancak bunların devamını istediklerini ifade etti.
Türkiye’nin artık kendi milli piyade tüfeğini, milli gemisini, milli insansız hava aracını kendisinin yapabildiğine işaret eder Işık, TÜBİTAK’ın geliştirdiği projelerle de savunma sanayinin büyük bir güç kazandığını söyledi.
Savunma sanayinin ülkeye sıçrama yaptırdığı alanlardan birinin de yazılım olduğunu belirten Işık, “Eğer bir savaş aletinin yazılımına hakim değilseniz, o savaş aleti çok fazla sizin olmuyor. Yazılım noktasında da TÜBİTAK ve Savunma Sanayii Müsteşarlığı, ilgili şirketlerle yoğun ve güçlü işbirliğini sürdürüyor. Bu noktada, bir yazılım strateji belgesi hazırlıklarına başladık. Eminim burada önemli başlıklardan biri de savunma sanayinde yazılım olacak” diye konuştu.
Açılışın ardından davetliler tesisleri gezerek bilgi aldı.
BAŞARININ ÖYKÜSÜ:
Sıcaklık, toz, nem gibi üretime etki eden tüm çevresel faktörlerin denetim altına alınarak çok özel koşullarda üretimin yapıldığı “Temiz Odanın” ilk ürünü olan ve teknolojisi tamamen Türkiye’de geliştirilen kızılötesi dedektörlerin kullanıldığı termal kameralar yapılan testlerde başarılı bulunarak Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine dahil edildi.
Üniversitelerde gerçekleştirilen bilimsel çalışmalar; Millî Savunma Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı ve ASELSAN’ın desteğiyle belli bir olgunluk seviyesine ulaşmış, üniversite-sanayi işbirliği ile TÜBİTAK Başkanlığınca desteklenen ARGE projeleri kapsamında ürüne yönelik uygulamalı ARGE çalışmaları yürütüldü.
Sanayileşmenin önemli bir ayağı olan seri üretime aktarma çalışmaları da paralelde gerçekleştirilerek ASELSAN’da kızılötesi dedektörlerin üretimine yönelik olarak temiz oda, gerekli sistemler ve teçhizatlarıyla birlikte 1500 m2’lik alana sahip “Millî Kızılötesi Dedektör Üretim” tesisi kuruldu.
Bu kapsamda uzun soluklu akademik çalışmaların önemli bir bölümü sanayiye aktarılarak, tamamen millî imkanlar kullanılarak ilk özgün kızılötesi dedektörler üretildi ve TSK envanterinde mevcut sistemlere başarıyla entegre edildi.
Böylece kullanım alanına göre çeşitlilik gösteren kızılötesi dedektörlerin millileştirilmesi yönünde önemli bir adım atıldı. Yapılan çalışmalar farklı tipte kızılötesi dedektörlerin de yurt içinde üretiminin önünü açacak, ayrıca üretilen termal kameraların diğer ülkelere ihracatı önündeki en önemli engelin ortadan kaldırılmasını sağlayacaktır.