YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRETMELİYİZ

Ocak 9, 2015  

 

Başlıksız-1 kopya

Işık: “Dünyanın hurdasını çekiyoruz ve onları eritip dünyaya satıyoruz. Dünyanın tam tersine bir durumla karşı karşıyayız. Biz Japonya ve Amerika’nın hurdasını satın alıyoruz. Bu sürdürülebilir bir şey değil”

 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, “Dünyanın hurdasını çekiyoruz ve onları eritip dünyaya satıyoruz. Dünyanın tam tersine bir durumla karşı karşıyayız. Biz Japonya ve Amerika’nın hurdasını satın alıyoruz. Bu sürdürülebilir bir şey değil” dedi.

Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları (KARDEMİR) 5 Nolu Yüksek Fırın açılış töreninde konuşan Işık, katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesine yönelik çok yoğun bir çalışma yaptıklarını söyledi.

Temel önceliğin yerli, yenilikçi ve yeşil üretim olduğunu ifade eden Işık, “Türkiye artık bir refah toplumu olmaya doğru hızla ilerliyor. Bin 500 dolarlık milli gelir artışıyla artık Türkiye, zengin ülkeler kategorisine geçecek. Böyle bir durumda bizim rekabet avantajımız ürünlerimizin yenilikçiliğinde, yani katma değeri yüksek üründe. Yeşil üretim yapmak zorundayız, artık üretim yaparken yaşadığımız çevreye ve insana zarar vermek mümkün değil” diye konuştu.

 “Hurdadan üretim yapıyorsanız sizin yeriniz farklı

İnsanları diğer canlılardan ayıran en önemli farkın akıl olduğunu, Allah’ın aklı kullanmak için verdiğini, Allah’ın verdiği nimetleri değere dönüştürme noktasında gayretli olunması durumunda, insanın mutluluğunun ve refahının artacağını kaydeden Işık, şöyle konuştu:

“Demir-çelik sektörü bir ülkenin kalkınmasında stratejik sektörlerden. Demir-çelik sektörü olmasa birçok sektörlerde dışa bağımlı olmak durumundasınız. Bu demir-çelik sektöründe de yaptığınız, üretimin niteliği sizi gelişmiş ülkeler noktasında bir yere oturtuyor. Nitelikli çelik üretebiliyorsanız, katma değeri yüksek çelik üretebiliyorsanız sizin yeriniz farklı. Sadece hurdadan üretim yapıyorsanız sizin yeriniz farklı.”

– “Yüzde 70’i hurdadan, yüzde 30’u cevherden”

“Bakanlık görevini devraldığım günden buyana en çok mesai ayırdığım sektör demir çelik sektörü” diyen bakan Işık, “Dünyada çelik üretiminin yüzde 70’i cevher ve kok kömüründen yapılıyor. Yüzde 30’u da hurdadan yapılıyor. Türkiye’de bunun tam tersi var. Türkiye’de yaklaşık yüzde 70’i hurdadan, yüzde 30’u cevherden. Cevherden üretim yapan üç tesisimiz var, KARDEMİR, ERDEMİR, İSDEMİR. Bu üç tesisimizin üretimi Türkiye’nin yüzde 30’unu karşılıyor. Elektrik ve ark ocağıyla hurdadan üretim yapan 22 tesisimiz var. Bu da yüzde 70’ini karşılıyor. Japonya dünyada Çin’den sonra en fazla çelik üreten ikinci ülke. Bildiğim kadarıyla cevherinin ve kok kömürünün tamamını ithal ediyor ama cevherden üretim yapıyor.”

Işık, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Dünyanın hurdasını çekiyoruz ve onları eritip dünyaya satıyoruz. Dünyanın tam tersine bir durumla karşı karşıyayız. Biz Japonya ve Amerika’nın hurdasını satın alıyoruz. Bu sürdürülebilir bir şey değil. Dolayısıyla nitelikli çelik üretemiyoruz, KARDEMİR, ERDEMİR ve İSDEMİR’in dışında. Şimdi bu yapıyı değiştirmek istiyoruz. Bu yapıyı değiştirmekle ilgili yaptığımız çalışmalarda önümüze çıkan bir tablo oldu. ‘O ilk yatırım maliyetleri çok yüksek milyar dolarlar’ niye milyar dolar. KARDEMİR 5. yüksek fırını yapıyor, KARDEMİR’in maliyetlerine bakın, 135 milyon dolara 1,2 milyon tonluk yüksek fırını imal etti. Bu teknolojiyi yerli üretirsek, KARDEMİR’in buradaki tecrübesini diğer çelik sektörüne taşırsak, 135 milyon dolarlık maliyet daha da aşağıya düşecek.”

Artık Türkiye’nin bu dengesizliğini ortadan kaldırmak zorunda olduğundan bahseden Işık, konuşmasını şöyle tamamladı:

“Türkiye, dünyanın en büyük hurda ithalatçısı, bu kabul edilebilir bir şey değil. O açıdan cevhere dayalı sıvı çelik üretimiyle ilgili yoğun bir çalışma yaptık. İstiyoruz ki cevhere dayalı sıvı çelik üretim artsın. Türkiye’de sanayinin ihtiyacı sürekli artıyor. Bu noktada yatırım yapmak isteyen insanlara uluslararası yükümlülüklerimizi bozmayacak şekilde destek vermeyi sürdüreceğiz. Türkiye, yüzde 70 cevherden, yüzde 30 hurdadan üretim dengesine geldiği zaman Türkiye’nin kendi hurdası kendisine yetecek. O zaman dünyadan hurda ithal etmek durumunda kalmayacak.”